11 Aralık 2012 Salı

Geleceğin ile Karşılaşmak

Tetikçiler

Bugünün filmi Looper
(öyle o'ları büyük yapınca artistlik olmuyormuş onu anladım.)



 Film , zamanda yolculuğun mümkün olduğu 2077 yılında geçiyor. Yasa dışı ilan edilen bu zamanda yolculuğu yalnızca mafya kullanmakta ve ortadan kaldırmak istediklerini geçmişe yollayarak tetikçiler tarafından öldürülmelerini sağlamaktadır. Bu tetikçilerin iyilerinden biri Joe'dur. Yine sıradan bir kurban gelir ama bu sefer Joe' nun yeni kurbanı 30 yıl sonradan gelen kendisidir.
Belki de yılın en iyi Bilim-Kurgu ve Aksiyon karışımı filmlerinden biri ve benim kararıma göre IMDB Top 250 listesini zorlayabilecek türden bir film. Konusu biraz karışık olsa da sonu ancak bu kadar güzel bağlanabilirdi. Böyle filmin belirli bir yerinde filmi durdurup bir kaç dakika düşünüyorsunuz.''Ne oldu , kim öldü , hangisi gelecekten geldi?'' Zaten karışık olan filmler güzel oluyor. Ama takip edilemeyecek kadar karışık değil. Film ne çok uzun ne de çok kısa ve film o kadar sürükleyici oyuncuların isimleri çıktığı film bitti mi diye bir kere daha bakmanız gerekiyor.


Biraz da kadrodan bahsetmek istiyorum:

Joseph Gordon-Levitt( Inception )
Bruce Willis( Pulp Fiction )
Rolleri büyük olmasa da Emily Blunt ve Jack Daniels ta filmde bulunmakta.


Bu yıl izlediğim en iyi Bilim-Kurgu filmlerinden biri. O yüzden İZLEYİN!

Sonraki film:
2009 da J.J Abrahams ın yeniden çektiği eski bir seri
Star Trek
FRAGMAN İÇİN BURAYA TIKLAYIN!

9 Aralık 2012 Pazar

Aron Rolston un Gerçek Hikayesi

Körelmiş Çakı

Bugünün filmi anket sonucunda ilk sırada olan film: 127 Hours

Genç bir dağcı olan Aron yürüyüş yaparken elini kayanın arasına sıkıştırır. Körelmiş bir çakısı , kısıtlı yiyecek-içeceği bulunan Aron ın önünde soğukkanlı olması gereken 127 Saat i olacaktır.

Tek sahnelik filmlerden biri. [Tek sahnelik film(bknz. 12 Angry Men , Açık Deniz)]
2 saat o kadar sürükleyici bir şekilde aktarılmış ki filmin tek sahne olduğunu anlamıyorsunuz. Aron un yaptığı geçmişe yolculuklar , hayalleri vs. çok iyi yazılmış ve aktarılmış.
Zaten böyle geçmişe yolculukları çok iyi yapan bir yönetmen var. Oscar ödüllü yönetmen 
Bu filmi de tam 6 adaylık almış ama King's Speech yüzünden 1 ödülü bile yok.

Film sizi neden bu kadar etkiliyor sorusunun tek cevabı var:
''Çünkü olay gerçek.''
Beni etkileyen gerçek hikaye filmleridir.(bknz. Capote - Fourth Kind  )
Filmin en beğendiğim ve etkilendiğim yeri sonu oldu. Sonunda az biraz ne olacağını tahmin ediyorsunuz ama tahmin ettiğim fikri bu kadar güzel yansıtabilirlerdi ancak. Sadece sonunun ne olduğunu öğrenmek için bile izlenir. Ama film sıkıcı olmadığı  için şiddetle tavsiye ediyorum İZLEYİN!!!(Zaten sıkıcı bir filmi yazmam)

Filmin sonuna da yorum yapmak isterdim ama film en güzel yeri sonu olduğu için yorum yapamıyorum. O yüzden gidip filmi izleyin. Şimdi bu yazıyı okuduktan sonra kalkın indirir misiniz , alır mısınız , siteden mi izlersiniz bir şekilde izleyin. 

Sonraki film:
Kaliteli ve karmaşık bir bilim-kurgu 

Artık yazacağım filmin fragmanını da koymaya karar verdim.

7 Aralık 2012 Cuma

Uzun Ara...

Selam!!(yine) 

Koca(!) bir aylık aradan sonra yeniden bloga geri dönüşümü kutluyoruz. WUHUUUU!!!!
Uzun bir aradan sonra yine geldim.İsterseniz gideyim. Gitmeyeyim mi , tamam o zaman kalıyorum.

Okul başladığı için yazamadım o yüzden her gün Endonezya dan girenlere özür diliyorum. Tabi onlar Türkçe yi bilmiyorlar ama anlarlar diye tahmin ediyorum. Eğer anlamıyorlarsa Latince yazayım: Contristati
Ne yazık ki bu yazı da film yazmayacağım. Evet , ''Aaaa!! Neden?'' leri duyar gibiyim.

Neden yazmıyorum? Ben de bilmiyorum. Küçük bir kaç günlük bir ara vermek istedim hangi filmi seçeceğim diye. Son yazımda Taxi Driver ı yazacağım demiştim sonra filmi izleyince anladım ki filmin o kadar yazılacak bir şeyi yok. Yani evet film güzel , efsanevi bir film ama hani nasıl desem , yorum yapılacak çok bir şey yok.

5 tane seçeneğim hangisinden daha çok yazı çıkar diye düşünüyorum seçeceğim , seçemezsem size soracağım. Şimdi diyeceksiniz ki benim neyi seçtiğimi sen nereden bileceksin?
Ya buraya tıklayın ve sayfayı beğenin ve yorumunuzu yazın  ----    Filmyager
Ya da bu yazının altına yorum yapın.

Sıra geldi seçeneklere:

80' lerin sonlarında yapılan ve sinema tarihine damga vuran bir bilim kurgu RoboCop
Bir kaç hafta-ay(?) önce vizyonlardan kalkan müthiş döngü Looper
Şimdiye kadar hiç süper kahraman filmi yazmamışım o yüzden bu da seçeneklerim arasında Fantastic Four
Bir kayada sıkışan bir el ve orada geçirilen saatler 127 Hours
Psikolojik bir gerilim. Belki de en iyilerden biri Donnie Darko

Benim seçtiğim filmler bunlardır. Söylediğim gibi iki yerden de bana hangi filmi yazmamı istediğinizi söylerseniz çok sevinirim. Teşekkürler


9 Eylül 2012 Pazar

Kaçış ve Uzun Yolculuk

 Çok Uzun Yolculuk 

Bugünün filmi : The Way Back

Bu film 1940 yılında Sibirya esir kampından kaçarak kışın ortasında Sibirya’dan Hindistan’a 6.000 kilometre yürüyen bir grup esirin gerçek hayat hikayesini anlatıyor. Polonyalı genç Janusz, Mr. Smith , komik Zoran ve dövmeli gangster Valka’dan oluşan bu gruba daha sonra Irena adlı bir mülteci de katılır. Bu esirler Sibirya dan Himayalar ı geçip Hindistan a gitmeye çalışacaklardır. Ama bu yaşam şartları altında hayatta kalmak en büyük mücadeleleri olacaktır.

Bu kadar iyi bir kadroyla ancak bu kadar iyi bir film çıkabilirdi. Makyaj dalında Oscar a aday olan bu filmde kadro şöyle:

Jim Sturgess (21)
Ed Harris (The Abyss - Apollo 13)
Colin Farrell (Phone Booth)

Ayrıca yönetmen de tanıdık. İsmi tanıdık gelmeyebilir ama yönettiği filmler gerçekten tanıdık.

Peter Weir ( The Truman Show - Dead Poets Society)

Filmde en çok şaşırdığım olay bu olayın gerçek olması.(bknz. Capote) Bu insanlar oradan nasıl kaçmayı başarmışlar , o kadar yolu nasıl yürümüşler nasıl bu şartlar altında hayatta kalmayı başarmışlar.Gerçekten çok etkileyici bir film. Sizi etkileyen bir film.


Sonraki film:

Eskilere gidelim dedim.
1976 yapımı başrolünü Robert De Niro nun oynadığı yönetmenliğini Martin Scorsese nin üstlendiği
Taxi Driver

5 Eylül 2012 Çarşamba

Truman

 Daha Fazla Ödül 


Bugünün filmi Oscar ödüllü    Capote 



1959 yılında New Yorker dergisi yazarı Truman Capote(Philip Seymour Hoffman) New York Times dergisinde gördüğü yazıya takılır. Yazıda , Kansas ta işlenen ve 4 kişilik bir ailenin kurban gittiği cinayet vardır. Capote bu yazılardan çok görmüştür ama bunda onu kendine çeken bir şey vardır.Olayı araştırmak üzere kendisi gibi dergiye yazan çocukluk arkadaşı Harper Lee ile beraber olayın geçtiği yere yola çıkarlar. Ve Kansas a vardıklarında hikaye başlar.

4 adaylığı ve 1 Oscar ödüllü(En iyi Erkek Oyuncu) film. Film bence En iyi Film Oscar ını da almalıydı. Film çok akıcı , vurgulu ve gerçek. Filmde en çok sizi etkileyen .şey gerçek olması. Gerçekten bu olayların yaşanması. Truman Capote gibi birisinin gerçek hayatta var olması.
Bütün oyunculuklar muhteşem. Özellikle Philip Seymour Hoffman muhteşem oynamış. Bu film ve Philip Seymour Hoffman ın oyunculuğu listemde yerini aldı. Hoffman gerçekten Oscar ödülünü hakketmiş. Filmi izleyince bana hak vereceksiniz. O sesini bütün film boyunca nasıl o kadar inceleştirmiş? Gerçekten çok iyi bir aktör ve bu filmdeki oyunculuğuyla da Oscar ı hakketmiş.
Hoffman dan başka gerçekten iyi bir oyunculuk sergileyen bir kişi daha var gözüme çarpan. Perry Smith karakterini oynayan Clifton Collins Jr. Bence o da En iyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında aday gösterilebilirdi. Çok gerçekçi oynamış.

Sonraki film
Güzel oyuncu kadrosuyla
 The Way Back 

2 Eylül 2012 Pazar

Hannibal

 7 Adaylık 5 Ödül 

Bugünün filmi 5 Oscar ödülü kazanmış olan The Silence Of The Lambs

Akademiden yeni mezun olan Clarice(Jodie Foster) artık bir FBI ajanı olmuştur.Sapık bir katilin peşine düşmüştür. Katilin elinde bir kadın vardır. Ve bu katil kurbanlarının derilerini yüzebilecek kadar psikopat bir katildir. Clarice bu katile ulaşmak için başka bir psikopat katile yakınlaşma gereği duyar.
Doktor Hannibal Lecter(Anthony Hopkins)
Fakat Clarice in Hannibal Lecter dan bilgileri alması o kadar kolay değildir. İlk önce Lecter ın güvenini kazanması gerekmektedir.

Film 7 Oscar adaylığı ve 5 Oscar(En iyi Film , En iyi Erkek-Kadın Oyuncu , En iyi Yönetmen , En iyi Senaryo) ödüllü bir film. Ayrıca Anthony Hopkins filmde sadece 25 dakikada rol almasına rağmen müthiş bir oyunculukla Oscar ödülün almayı başarmıştır.

Geçen yazdığım film gibi(V For Vendetta) efsaneleşmiş , klasikleşmiş bir film. Senaryosu akıllıca yazılan , müthiş oyunculuklar olan , güzel bir finali olan efsane bir filmdir.
Eğer izlemediyseniz izlemenizi şiddetle tavsiye ediyorum.

Sonraki film:
5 Oscar adaylığı ve 1 ödüllü bir film
 Capote 

30 Ağustos 2012 Perşembe

V

 Guy Fawkes 

Facebook sayfasında yaptığım anketin sonucuna göre bugünün filmi:
 V For Vendetta 

V olarak bilinen maskeli bir adam , katı ve sıkı bir yönetimle yönetilen , korkuyla sindirilmiş İngiliz halkına egemenliğini geri verebilmek için şiddete başvuran birisidir. V , İngiliz halkını Guy Fawkes Günü olarak bilinen 5 Kasım da Parlamento nun çevresine davet eder.

'Efsane Filmler' arasına girmiş bir filmdir.Filmi dikkatli izlemek gerekiyor.Anlayarak izlemelisiniz. Filmde hikaye iyi olduğu kadar dövüş sahneleri de gayet güzel.

Kadro da güzel. V rolünde (filmde yüzünü 1 kere bile göremesek de) Matrix in Ajan Smith i Hugo Weaving var.
Evey rolünde ise Black Swan ile Oscar almış Natalie Portman

Yönetmen Matrix te yardımcı yönetmen olan James McTeguie

Filmin senaryosunu da Andy ve Lana Wachowski  yazdı.

Film artık 'Efsane' olmuş daha konuşmaya gerek yok. İzlemediyseniz , hemen izleyin!!

Efsane bir filmle devam edelim.
 The Silence Of Lambs 

27 Ağustos 2012 Pazartesi

Wesley Gibson

 Sloan 

Bugünün filmi  Wanted 




İşinden , arkadaşlarından , hayatından sıkılmış olan Wesley Gibson(James McAvoy) ın çocukluğundan beri görmediği babası suikaste kurban gitmiştir. Ona babasının intikamı alması teklif edilir. Silahlar ve dövüş konusunda çok acemi olan Wesley i babasının ortağı Sloan(Morgan Freeman) eğitmeye başlar.


Film başından güzel bir film olacağını belli ediyor. En başlarında ne silah ne de aksiyon sahnesi var fakat hiç sıkılmadan izliyorsunuz. Hikaye de çatışmalı bölümler gelince şekilleniyor. 


Kadro ve Yönetmen:

Kadroda tanıdığımız oyuncular var.

James McAvoy (X-Men First Class)


Angelina Jolie (Mr. and Ms. Smith)


Morgan Freeman (Million Dollar Baby)


 Kadro gayet güzel ve bu film James McAvoy un kariyerinde büyük bir rol oynuyor. Çünkü çıkış yaptığı ve ünlendiği film bu filmdir.


Yönetmen:

Timur Bekmambetov
(Evet , adını kopyalayıp yapıştırdım. Zaten zor okuyorum nasıl yazayım?)


Yönetmen şuan vizyonda olan Tim Burton ın yapımcılığını üstlendiği film Abraham Lincoln : Vampire Hunter ın yönetmeni.


NOT: Wanted ın 2. filminin şuan senaryosu yazılıyor. Ne zaman çıkacağı belli değil. Belli olduğunda blogumda paylaşırım.


Bahsetmek istediğim bir konu var. Ben filmleri hep gerçek adıyla yazıyorum. Eğer Türkçe adını da görmek isteyen varsa yorum olarak yazabilirler. Bende Türkçe adlarını yanlarına yazarım.Teşekkürler.


Sonraki filmin bende ne olacağını bilmiyorum.

Facebook sayfasına herkes yazısını görmek istediği filmi yazsın Sonuçlara bakarak yazacağım filmi seçeceğim.
http://www.facebook.com/Filmyager

24 Ağustos 2012 Cuma

Mr.

 Köstebek Kim? 

Bugünün filmi sevdiğim yönetmen Quentin Tarantino nun klasikleşmiş filmlerinden biri:
 Reservouir Dogs 

Bir grup suçlu, bir mücevher deposunu soyarlar. Polis o kadar çabuk peşlerine düşer ki aralarında bir muhbir olduğundan şüphelenirler.

Filmin konusu gayet basit ancak işin içine Tarantino girince film başka bir yere gitmiş.
Filmde en sevdiğim şeylerden biri lakaplar oldu.



 Mr. White  
Harvey Keitel

 Mr. Pink  
Steve Buscemi

 Mr. Blonde
Michael Madsen

 Mr. Brown  
Quentin Tarantino

 Mr. Blue    
Edward Bunker

 Mr. Orange  
Tim Roth


Quentin Tarantino klasiklerine girmiş olan Reservouir Dogs u kesinlikle izlemelisiniz.
Sonu şok eden sonlardan biri. Ne diyeceğinizi bilemiyorsunuz.'Nasıl? Nasıl?' diye bağırıyorsunuz.(ya da sadece ben bağırıyorum). Sonunun böyle olacağını tahmin etmezdim.(yine sadece ben)

Sonraki film
 Wanted 



20 Ağustos 2012 Pazartesi

Gerty

 Tek Adam 

Bugünün filmi  Moon 

Astronot Sam Bell(Sam Rockwell) 3 yıldır ay üzerinde görevini yapmaktadır. Rutin ve sessiz bir yaşamı olan Sam Ay'ı artık evi belirlemiştir. Karısı ve küçük kızından videolar alan Sam in Ay daki tek arkadaşı robot Gerty(Kevin Spacey) dir. Sam eve dönmeye az kala bazı tuhaflıklar hissetmeye başlar ve bu süreçte kendisi ile karşı karşıya kalan Sam gerçekleri keşfedecektir.


Filmde set tasarımı inanılmaz derecede gerçekçi , çok zekice yazılmış , akıcı oynanmış , finale kadar hiç ipucu vermeyen ve finalde sizi ters köşeye yatıran bir film.
Sam Rockwell den mükemmel bir Oscar lık performans(bknz. John Cussack - 1408) , Kevin Spacey sesi ile eşlik ettiği karakter olan Gerty de filmde yerini almış.

Beni etkileyenlerden biri sonu oldu. Bu kadar güzel bir final izleyeceğimi düşünmüyordum. Sonunda konuşamadım kelimeler çıkmadı ağzımdan. Çok güzel bir bilim-kurgu , dram , gizem filmi olmuş.

Aslında yönetmene baktığınız zaman sizi sonunda şaşırtan bir filmin geleceğini görüyorsunuz. Yönetmen Duncan Jones. Tanınmayan ama güzel filmler çeken bir yönetmen. Diğer filmi 2011 yapımı Source Code(Baş rolde Jake Gyllenhall) izlemeden geçmeyin.

Sonraki film
Quentin Tarantino klasiklerinden

Reservoui Dogs   (Filmi izlerseniz neden yazıyı renkli yaptığımı anlarsınız.)

18 Ağustos 2012 Cumartesi

İspiyoncu Iron Man

Fred?!

Bugünün filmi içinde bir çok yıldızın olduğu film

 A Scanner Darkly 

Amerika da uyuşturucu çok büyümüştür. Neredeyse herkes uyuşturucu bağımlısı olmuştur.Ajan Fred , Bob adında bir uyuşturucu satıcısı olarak ikinci bir kişilik getirmiştir. Ajanın meslektaşları Bob u yakalamak için bir operasyon başlar ve çözülmesi zor bir hal alır.

Film gerçek oyuncular üzerine çekilmiş ve bir teknik kullanılarak animasyon olmuştur.
Philip K. Dick in romanından uyarlanmıştır. Yapımcılığını George Clooney ve Steven Soderbergh gibi isimler üstlenmektedir.

Kadro ünlü isimlerle dolu.
Matrix ten Keanu Reeves
Iron Man - Robert Downey Jr.
Beetlejuice - Winona Ryder
Larry Flint vs The World - Woody Harrelson

Film akıcı sonunu çok merak ediyorsunuz. Ve sonunda bir kaç sürpriz görüyorsunuz.
Özellikle animasyon oluşu ama gerçek gibi gözükmesi çok hoşuma gitti. Bazı sahnelerde gerçek mi animasyon mu diye ekrana yaklaşıyorsunuz.

Bir sonraki film:
Sam Rockwell in başrolünü oynadığı ve Kevin Spacey nin sesi ile eşlik ettiği
 Moon 

13 Ağustos 2012 Pazartesi

Bir Gün


 Ferris Bueller ile Muhteşem Bir Gün 

1986 yapımı olan ve tanıdığımız bir çok oyuncunun gençlik hallerini gördüğümüz John Hughes un yönettiği film            
 Ferris Bueller s Day Off  bugün ki filmimiz.

Anne babasının çok sevdiği ablasının ondan nefret ettiği ''melek'' sanılan Ferris Bueller(Matthew Broderick) okulu kırmak için yine hasta numarası yapar. Ailesi ile sorunları olan Cameron(Alan Ruck) ve Ferris in yardımıyla okulu kıran Ferris in sevgilisi Sloane(Mia Sara) da Ferris ile birlikte dışardalardır. Okul müdürü(Jeff Jones) Ferris ten şüphelenir ve onu evinde görmek ister. Ve Ferris belki de hayatının en güzel günlerinden birisini yaşayacaktır.

Filmde şimdiki ünlü oyuncuların gençlik hallerini görüyoruz. Matthew Brnoderick , Alan Ruck ve Charlie Sheen gibi. Filmde Ferris Bueller e çok imrendim çünkü bütün gününü arkadaşlarıyla eğlenerek geçirdi. Sonunda belki annesi , babası , ablası hatta müdürü bile yakalıyor olabilir. Kim bilir?


Filmde en sevdiğim karakterler:
Tabi ki Ferris Bueller
ve
Onun yakın arkadaşı Cameron
Cameron karakteri Alan Ruck tarafından çok güzel canlandırılmış.

Bir sonraki film değişik bir animasyon ama tam da animasyon değil.
Keanu Reeves , Robert Downey Jr. , Woody Harrelson , Winona Ryder lı yıldızlarla dolu bir film
 A Scanner Darkly 

11 Ağustos 2012 Cumartesi

Kızgın

 Her Şey 11 e 1 Başladı! 


Bugünün filmi   12 Angry Men 
1957 yapımı olan filmin konusu şöyle:
18 yaşındaki bir çocuk babasını öldürme suçundan yargılanmaktadır. 12 jüri de kararlarını vermek üzere odaya çekilirler. Çabucak yapılan bir oylamayla jürilerin 11 i çocuğun suçlu olduğunu kabul etmektedir. Yalnız 8. jüri üyesi(Henry Fonda) çocuğun masum olduğuna inanmaktadır. Ve diğer jüri üyelerini ikna etmeye çalışır.

Film sadece bir odada geçiyor ve film diyaloglar üzerine kurulu. Ama filmin hiçbir yerinde sıkılmadım.
Çok zekice bulunan ipuçları ile film daha da aydınlanıyor.


Kadrodan bahsetmek isterim:
Kadroda tanıdığınız birisi olacağını sanmıyorum ama 12 jürinin bir tanesi dışında hepsi hayatını kaybetti.

Size yine başka bir tek oda filmi olan The Man From Earth ü yazmak isterdim ama filmin konusunu söylemezsem daha iyi olur. O yüzden düşük bütçeli bir film olsa da en sevdiğim 4. film olarak yerini alan The Man From Earth ü izleyin. Ama konusunu okumayın.


Bir sonraki film:
 Ferris Bueller's Day Off 

8 Ağustos 2012 Çarşamba

Dikkatli İzliyor Musun?

 Are You Watching Closely? 

Bugünün filmi  Prestij 
Bir Christopher Nolan filmi olan Prestij in konusu şöyle:

Robert Angier (Hugh Jackman) ve Alfred Borden (Christian Bale) iki arkadaş ve aynı sahneyi paylaşan iki yetenekli sihirbazlardır. Ancak en büyük numaraları ters gidince aralarında ömür boyu sürecek bir rekabet başlar. Alfred önde götürür bu yarışı ta ki Robert Tesla nın bilimsel dehasını işin içine kadar.


 Kadroyu da yazmak isterim:
Christian Bale
Hugh Jackman
Scarlett Johannson
Michael Caine

Film benim en sevdiğim 3 yönetmenden biri olan Christopher Nolan tarafından çekildi. 
Kadro , senaryo , oyunculuklar ve filmin en sevdiğim yeri SONU çok ama çok güzeldi. Filmin sonunda ''Hayır olamaz bu nasıl olur?'' demeyen birisine rastlamadım. Ve filmde her duyguyu yansıtmış Nolan. Acıma , üzülme , sevinme , duygulanma... Cidden etkileyici bir film.


Bir sonraki film eskilerden ama çok eskilerden. 1957 yapımı

 12 Angry Men 

3 Ağustos 2012 Cuma

Ucuz Roman

 Bağlantı 

Bugünün filmi Quentin Tarantino klasiği olan  Pulp Fiction - Ucuz Roman 


Film şöyle:
Cesur bir boksör(Bruce Willis) para alarak şike yapmayı kabul eder ancak şehirden kaçar. İki mafya Vega(John Travolta) ve Jules(Samuel L. Jackson) patronlarına ödemeyi geciktiren bir kaç genci öldürmeye giderler. Vega patronun karısına bebek bakıcılığı yapmakla görevlendirilir. Honey Bunny ve Pumpkin, hayatlarına biraz hareket katmak isteyen genç ve birbirlerine aşık bir çift soyguncudur. Ve bu birbirinden değişik karakterler muhteşem bir rastlantı sonucu bir araya gelirler.

Film bana daha önce izlediğim Burn After Reading i hatırlattı. Onda da kadro muhteşem ve sonunda yine muhteşem bir rastlantı var. Ama bana sorarsanız Burn After Reading mi Pulp Fiction mı diye , hiç düşünmeden Pulp Fiction derim.Film hiç beklemediğiniz yerde birbirine bağlanıyor. Çok akıllıca. Tipik Quentin Tarantino aklı.
Filmdeki kadroya bakın ve filmi izleyin.

Samuel L. Jackson
John Travolta
Uma Thurman
Tim Roth
Bruce Willis
ve yönetmenin kendisi
Quentin Tarantino


Bir sonraki film:
Christopher Nolan filmi
Baş rolünde Christian Bale
(Batman değil!)

31 Temmuz 2012 Salı

Timsah...

Nereden Tahmin Edebilirdin Ki!

Facebook ta yaptığım anketin sonucuna göre bugünün filmi:
Panic Button

Birbirini tanımayan 4 kişi bir yarışmaya katılmak için bir uçağa binerler. Yarışma uçakta olacaktır. Ekranda bir timsah resmi belirir ve onlara girdikleri bazı sitelerle , aldıkları eşyalarla , yaptıkları anketlerle ilgili bazı sorular sorarlar. Fakat sorular kişiseldir ve doğru cevaplamazlar. Ve her şey ondan sonra başlar.

Film normal komedi-dram gibi başlıyor. Ama bir yerden sonra psikolojik gerilim e dönüyor.İngiliz yapımı bir film. Oyuncular tanınmayan oyuncular.Ama senaryo ve film güzel.
Filmle ilgili tek beğenmediğim şey başı ve sonuydu. Başında neler olacağını biraz belli etmişler , sonunda ise benim beklediğim gibi bitmedi belki bu yüzden hayal kırıklığına uğradım. Filmi izlemeyenler 'Hemen açın izleyin' demiyorum. Eğer boş vaktiniz varsa ve gerilim izlemek isterseniz ideal bir film Panic Button 


Bir sonraki filmim yine facebook ta yapacağım anketle belli olacak.
http://www.facebook.com/questions/10151065754229116/?qa_ref=qts

26 Temmuz 2012 Perşembe

Oda İçinde Odacık

Ne İçeri Girebilirler Ne de Sen Dışarı Çıkabilirsin


Bugün film: Panic Room


Meg Altman(Jodie Foster) yeni boşanmış 11 yaşındaki kızıyla yeni bir eve taşınmış bir kadındır. Aldığı 3 katlı büyük evde bir oda bulunmaktadır. Bu diğer odalara benzememektedir. Bu odaya Panik Odası denir. İçeri girildiği anda sadece butonu sayesinde dışarı çıkabileceklerdir. Ve içeri kimse girememektedir. Bu odayı kullanmayacağını düşünen Meg eve hırsızların girmesiyle yanılmış olduğunu anlar ve film bundan sonra başlar.

Kadro ve filme yorumum şöyle:
Kuzuların Sessizliği filminin yıldızı Jodie Foster , Twilight ın yıldızı Kristen Stewart , Platoon un yıldızı Forest Whitaker.. Kadro bir çok ünlüyle dolu.
Yönetmen de tanıdığımız birisi.
Se7en , Fight Club , The Social Network gibi gişe filmlerinin yönetmeni David Fincher

Film güzel. Tek sahnelik film gibi değil. Tek sahnelik film dediğim Açık Deniz , Telefon Kulübesi gibi yani sadece bir odada bir kapalı alanda geçen filmler. Ama film sadece bir evde geçiyor. Senaryo akıllıca yazılmış. Bir sonraki adımın ne olacağını tahmin edip merak ediyorsunuz. Filmi izleyebilirsiniz zaman kaybı değildir.

Bir sonraki film Facebook ta yapacağım ankete göre değişecek.Sizde ankete katılabilirsiniz.
http://www.facebook.com/questions/10151059161919116/?notif_t=question_answer

24 Temmuz 2012 Salı

Sınır

 Dostluk 

Bugünün filmi:
 Donnie Brasco 


Filmin konusu:
Film gerçek bir operasyondan uyarlanılarak yapılmıştır.
Mafya olan Lefty(Al Pacino) kendini Donnie Brasco olarak tanıtan Ajan Joe Pistone(Johnny Depp) la tanışır. Arkadaş olurlar ve Lefty ile Donnie arasında yakın bir dostluk oluşur. Mesleğini yapmak zorunda olan Joe ya Lefty le gerçek arkadaş olacaktır ya da mesleğini yerine getirerek onları tutuklatacaktır.

Filmde kadro da film kadar güzel.
Al Pacino , Johnny Depp , Michael Madsen , küçük bir rolü olsa da Paul Giamatti...

Ünlülerle dolu bir kadro , akıllıca bir senaryo , gerçek bir öykü , akıcı bir anlatım , güzel bir film.
Ben aslında bu kadar ünlüyü bir filmde görünce ilk önce tereddüt ederim çünkü izlediğim bir kaç filmde kadro ne kadar iyi olursa olsun senaryo vb. şeyler iyi olmadığı için film kötü oluyor fakat bu film öyle filmlerden değil
Güzel bir dram , suç , biyografi karışımı bir film.

Bu filmi izlerseniz zamanınızdan bir şey kaybetmezsiniz.
Sonraki film:
Fight Club , Se7en gibi filmlerin yönetmeni David Fincher ve Kuzuların Sessizliği filminin yıldızı Jodie Foster dan bir gerilim filmi
Panic Room

23 Temmuz 2012 Pazartesi

Ne? Kim? Ne Oldu?

 Bir Otel Odasından Daha Fazlası 


Bugün size anlatacağım film:  1408 


Film şöyle:
Michael Enslin (John Cussack) bir korku romanı yazarıdır. Ve işte burada zombi , hayalet , gulyabani var denilen köşk , otel ve evlere bakmaktadır. Gördüğü hiç bir hayalete inanmamaktadır. Bir davetiye gelir.
Dolphin Otel inden ve kartpostalda 'Sakın 1408 numaralı odaya gitme!' yazıyordur. O da otele gider.1408 numaralı odayı ister. Fakat otelin müdürü Olin(Samuel L. Jackson) onu 1408 numaralı odayı vermek istemez çünkü 56 kişi o odada ölmüştür. Enslin ısrar eder , odayı alır ve film ondan sonra başlar.

Film güzel fazla güzel. John Cussack tan Oscar lık bir performans ve Oscar lık bir film fakat adaylık bile yok.
Filmin bir bölümü sizi çok geriyor. 'Bu kadar da olmaz.' diyorsunuz.

Filmin sonunun böyle olacağını tahmin bile etmezdim. İlk başta belki dedim ama böyle olacağı aklımın ucundan bile geçmezdi: Filmi izlemediyseniz siteden mi açarsınız , gidip alır mısınız , indirir misiniz? Ne yaparsanız yapın ama bu filmi en kısa sürede izleyin.

Sonraki film:
Al Pacino ve Johnny Depp

                                                                  Donnie Brasco                                          

21 Temmuz 2012 Cumartesi

Neden Telefonunu Yanına Almıyorsun?

3 Kişi 1 ATM 1 Psikopat ve Soğuk


Bugünün filmi: ATM

Film şöyle:
3 iş arkadaşı Corey , David ve Emily gece yarısı para çekmek için bit ATM ye girerler. ATM den çıkmak üzerelerken tanımadıkları bir adam onları hapseder. İlk önce adamın zararsız olduğunu düşünen 3 arkadaş adamın yoldan geçen birisini öldürmesiyle şaşkına dönerler. Dışarı çıkamazlar, polisi arayamazlar ve içerisi çok soğuktur.



Film güzel bütün yorumlarımda film güzel diyorum ama bu filmde adama ''Koş! Koş!'' diye bağırdığım bir film.
Sürükleyici , akıcı , sonunu merak ettiğiniz filmlerden.

Biraz kadroya bakalım:
David rolünde  Brian Geraghty var.(The Hurt Locker , Jarhead)
Corey rolünde kendisini filmde gayet iyi buldum Josh Peck (Drake & Josh)
Emily rolünde filmde insanı gıcık edecek kadar iyi oynayan Alice Eve (Men in Black 3)

Filmin sonu hiç beklediğiniz gibi bitmiyor.Sürpriz bir son oldu benim için.

Bir sonraki filmimiz John Cussack ın muhteşem performans sergilediği:
1408

19 Temmuz 2012 Perşembe

Etkilendim

4.


Bugün ki film
The Fourth Kind - 4. His


Fourth Kind beni en etkileyen filmlerin başında gelir çünkü gerçek video kayıtları , polis kamerası ve gerçek ses kayıtları var. Ve insan film izlerken bunlar gerçekten yaşandı diyor ve ben şahsen irkiliyorum ve tırsıyorum.

Filmde bir psikolog kızının uzaylılar tarafından kaçırıldığına inanmaktadır. Bunu polise kendi psikoloğuna söyler ama kimse inanmaz.

Şimdi filmde polis kamerası , video kayıtları var. Ben inandım. Zaten filmin başında filmin baş rol oyuncusu Milla Jovovich çıkıp
''Bu filmde gerçek video kayıtları kullanılmıştır. İnanıp inanmak size kalmış'' diyor. Ben inandım siz inandınız mı inanmadınız mı ?

Gerilim - korku filmlerinden devam edelim dedim. Yarın daha Türkiye de vizyona girmemiş bir korku filmini anlatacağım.


ATM

18 Temmuz 2012 Çarşamba

Sonra


Ara

Kısa bir tatil arasından sonra yeniden yazılarıma devam ediyorum. Bugün ki film:
J.Edgar


Film şöyle:
John Edgar Hoover 1935 te FBI ın kurulmasında büyük rol oynayan ve 1972 ye kadar kurumun başında kalan Hoover amerika tarihinin en çarpıcı figürlerinden biridir.Filmde de onun hayatı anlatılıyor.

Filmde Edgar çok sinirli ve katı olarak gösterilmiş. Adamı bıyığı olduğu için FBI a almayan türden birisiymiş. Ve bu nefreti katılığı gay olduğunu kimseye söyleyememesi olduğu da çıkan söylentilerden biri.
Hoover ın yardımcısı olarak işe alınan gay Clyde Tolson la öpüştüğü de söylentiler arasında. Zaten filmi izlerseniz o sahneyi de görürsünüz.

Film bir biyografi filmi gibi geliyor ama sonlara doğru filmde bildiğiniz bazı şeylerin yanlış olduğunu gerçekte öyle olmadığını anlıyorsunuz.Filmi izlemek istiyorsanız açıp izleyin çünkü film zaman kaybı değil izlediğim en iyi biyografilerden biri.

Sizce Hoover katı mı , yalancı mı , dürüst mü , vatansever mi , katil mi , dedektif mi?
Bu soruların cevaplarını filmi izleyince bulacaksınız.

Yarın size yazacağım film biyografi ve gerilim türü
The Fourth Kind

11 Temmuz 2012 Çarşamba

Şehir


Eksiklik

Bugün seçtiğim film The Town - Hırsızlar Şehri

Ben Affleck in yönettiği ve baş rolünde oynadığı filmin konusu şöyle:
Doug(Ben Affleck) ve arkadaşları bir bankayı soyarlar. Gayet dikkatlidirler. Fakat bir sorun vardır. Rehine aldıkları kız kendi mahallelerinde oturuyordur ve Doug kıza aşık olmuştur. Arkadaşlarını mı satacaktır yoksa sevdiği kız Claire den mi ayrılacak?

Filmde aksiyon bol. Güzel yani. Araba kovalama sahnesi en sevdiğim sahne. Film güzel ama bir eksik var. Ne olduğunu çözemiyorum ama bir eksik var. Hani film güzel diyorsunuz ''Eh işte iyi'' diyorsunuz. Kadro iyi:


Daredevil ı oynayan Ben Affleck , Avengers taki Hawkeye -- Jeremy Renner , Green Lantern daki Carol Ferris -- Blake Lively , Mad Men in yıldızı Jon Hamm

Kadro da iyi senaryo da iyi fakat bir eksik var. Film çabuk bitiyor desem değil 125 dakika. Oyuncuların performansları desem iyi özellikle Jeremy Renner ı çok beğendim. IMDB beğenmiş ki - IMDB o kadar da yüksek puan vermez soygun filmlerine- 7.6 vermiş. Bilmiyorum bana film bir bakımdan eksik geldi. Eğer size de eksik geldiyse yorum olarak yazın.

18 Temmuz günü size yazacağım film:
Clin Eastwood un yönettiği baş rolünü Leonarda Di Caprio nun oynadığı
J.Edgar

10 Temmuz 2012 Salı

Bu Nasıl Oyun?

Oyun Bitti Mi?

Bugünün filmi The Game - Oyun

Nicholas Van Orton(Michael Duglas) zengin , akıllı bir iş adamıdır. Bir gün kardeşi Conrad(Sean Penn) ona bir doğum günü hediyesi olarak bir eğlence hizmeti kartı verir. Nicholas ın tek istediği oyun oynamaktır. Ama artık bu bir oyun değil ölüm kalım savaşına dönmüştür.

Kadro ve Yorum:

İlk önce şuna değinmek istiyorum: 
Michael Douglas ın müthiş oyunculuğu 

Sanki size gerçekten yaşanıyormuş gibi hissettiriyor. Film mükemmel. Hiç beklemediğiniz anlarda beklemediğiniz şeyler oluyor. ''Bu kadar da olmaz'' diyorsunuz. Filmde aksiyon ve gerilimi ayırmışlar ki bu en sevdiğim özelliği oldu. Çünkü bir silahlı çatışmada çok da bir şey beklemezsiniz ama televizyondaki haber spikeri sizle konuşmaya başlarsa irkilirsiniz.
Filmin her yeri güzel. Başı , ortası , sonu. Ama benim en sevdiğim bölümü ise sonu oldu. Yazılar çıkınca dediğim ilk şey:
''Noldu ya bitti mi? Devamında ne olacak?''
Çünkü devamında ne olacağını çok merak ediyorsunuz.

Bugün ki yazım kısaydı çünkü filmi tek kelimeyle açıklayabilirdim.
''Mükemmel''
Yarının filmi:
Ben Affleck in yönettiği ve baş rolünü oynadığı
The Town - Hırsızlar Şehri

9 Temmuz 2012 Pazartesi

Birinci Sınıf bir Film

Mutant...

Bugün size seçtiğim film X-Men First Class - X-Men Birinci Sınıf

Hep merak ederdim:
Profesör Xavier nasıl felç oldu , Beast in maviye dönüşmeden önceki görüntüsü nasıldı , Magneto ve Profesör X ne zamandan beri tanışıyorlar , ne zaman tanıştılar?

Sizin de böyle sorularınızın olduğunu sanıyorum. Ve bu filmi izlerseniz bütün sorularınız cevaplanacak.


Filmin konusu şu:
Sebastian Shaw ve ekibi dünyayı III. Dünya Savaşı na doğru sürüklemektedir. Dünyada çok mutant yoktur. Hatta kimse mutantların olduğunu bilmemektedir. Ama daha yeni mezun olan Profesör Charles Xaiver ve yanına aldığı genç mutantlar Sebastian Shaw ve ekibine karşı büyük bir savaş hazırlığı içindedirler. Bu mutantlar arası savaşı kim kazanacaktır: İyi mutantlar mı Kötü mutantlar mı?

Kadrodan bahsedeyim:
Profesör Xavier ın gençliğini James McCavoy , Magneto yu - Michael Fassbender , Sebastian Shaw u - Kevin Bacon canlandırıyor. Kadroda çok büyük yıldızlarda olmasa film gayet iyi kurgulanmış. Çok akıcı ve sürprizlerle dolu bir film.

Eğer X-Men serisini izlemediyseniz , sakın ilk önce First Class ı izlemeyin. İlk çıkan 3 X-Men filmini izleyip sonra X-Men First Class ı izleyin.

Yazımı burada bitiriyorum.
Yarın ki film çok da bilinmeyen fakat her dakikasında sizi farklı bir sürpriz bekleyen Michael Douglas ın başrolünü oynadığı The Game

8 Temmuz 2012 Pazar

Karmaşık Bir Başyapıt


Duracak mı Dönemeye Devam mı Edecek?


Bugün size anlatacağım film favorim Inception - Başlangıç


Bir Christopher Nolan filmi. Film ise rüyanın içindeki rüyanın o rüyanın da içine bir fikir yerleştirmek. Evet biraz karışık...

Konu ise şöyle:
Bir zengin iş adamı(Saito)  Cobb ve arkadaşlarına bir iş teklif etmesi. İş rakip firmanın sahibinin oğluyla bir kavga içine düşürmek ve firmayı batırmak. Saito onlardan 'Başlangıç' ı yapmalarını ister. Bu fikri yaklaşık 3 rüya derine ekmek.

Bilgi madencisi Cobb , hedef bulucu Arthur , mimar Ariadne , taklitçi Eames , eczacı Yusuf ve turist Saito

Bu 6 kişi Robert Fischer ın aklına bu fikri yerleştirmeye çalışacaklardır. Normal rüyalarında ölürlerse
uyanırlar ancak Başlangıç da ise ölürlerse Araf a düşeceklerdir.

Şimdi kendi kadroya bakalım:
Titanic - Shutter Island gibi filmlerin yıldızı Leonardo Di Caprio , Inception ile yıldızı parlayan Joseph Gordon-Levitt , RockNrolla - Bronson filmlerinde oynayan Tom Hardy , Juno ve X-Men gibi filmlerde rol alan Ellen Page ve az rolu olsa da Michael Caine

Kendi yorumum ise:
Film benim en sevdiğim filmdir. Bir kere konuyu ve kadroyu duyunca insanlar filmi merak ediyorlar.Senaryo , çekim , özel efektler , oyuncuların performansları süper. Ben 10/10 verirdim.
İzlemeyenler varsa HEMEN AÇIP İZLEYİN.
Cobb un totemi

Yarın ki film
X-Men First Class - X-Men Birinci Sınıf

7 Temmuz 2012 Cumartesi

6 Kişi 2 Milyon Dolar Uzun Bir Yarış

Hangisi Kazanacak?



Bugün sizin için seçtiğim film dün de söylediğim gibi Rat Race - Tabana Kuvvet
İlk önce filmin kısa bir özetiyle başlayalım:


Farklı sebeplerden dolayı Las Vegas taki bir otele gelmiş 6 şanslı kişi neler olacağını bilmemektedirler. Her biri slot makinelerinde şanslarını dener ve 6 sı da bir ödül kazanır. Ödül ise 2 milyon dolar. Ama o kadar da kolay değildir 2 milyon doları kazanmak. Zengin bir iş adamı onlara bir görev verir. Der ki:
''New Mexico da Silver City adlı yere gidin. Orada bir tren istasyonu var. 001 numaralı dolabı açın ve 2 milyon doları alın.İlk önce oraya ulaşan parayı alır.'' İlk önce kimse bunun gerçek olduğuna inanmaz. Ama oraya giderken yaşadıkları ise bir insanın para için her şeyi yapacağını gösterir. Ama burada temel amaç birisine para vermek değil. Daha büyük bir bahistir.



Filmde kadro gayet güzel. Çoğu filmden tanıdığımız Breckin Meyer , Family Guy da Chris in sesi 
Seth Green , kadın komedyenlerin en ünlüsü Whoopi Goldberg , Mr. Bean olarak tanıdığımız Rowan Atkinson... Senaryo akıllıca yazılmış demek isterdim ama bazı yerler gerçekten çok saçmaydı. Çok kopan yer vardı. Ve filmde en beğenmediğim bölüm ise filmin sonuydu. Senaryodaki bu kopukluğu sondaki güzel bir finalle         kapatmalarını beklerdim fakat sonu sanki öğüt verir gibi bitti.

Bugünlük yazım burada sona eriyor.
Yarın sizlere en sevdiğim filmi anlatacağım.
Inception - Başlangıç

6 Temmuz 2012 Cuma

Devam....

İyi Olan Kazansın!

Bugün size seçtiğim film This Means War yani İyi Olan Kazansın.
Film komedi aksiyon türü. Kendi işinde çok başarılı olan iki CIA ajanın -FDR ve Tuck- aynı kızı sevmesi ve aynı anda çıkmaları. Yarış başlamıştır. Hangisi Lauren i elde edecektir?

Filmin özeti bu. Kadro güzel , senaryo güzel , sonu da güzel. Bana göre film güzel. Zaten beğenmediğim filmi de buraya yazmam. Biraz kadroyu detaylı incelemek isterim. FDR karakterini yeni Star Trek teki Captain Kirk yani Chris Pine oynuyor. Tuck karakteri ise Inception dan Eames ve yeni Batman filminin kötü karakteri Bane canlandırmış olan Tom Hardy(ki kendisini çok beğenirim). İki adam arasında kalan kız karakterini(Lauren) de Reese Witherspoon canlandırıyor. 


Sizce çok yakın iki arkadaş , birbirlerini aileleri olarak gören iki CIA ajanı sadece bir kız yüzünden bu arkadaşlıklarını bitirecekler mi? Ya da ikisinden biri diğer arkadaşına izin mi verecek? Ya da daha kötüsü çok sinirlenip birbirlerini öldürmeye mi kalkışacaklar?
This Means War u izlemediyseniz hemen açıp izleyin.
Yarın yazacağım filmi de şimdiden söylemek isterim:
Rat Race

Yarın görüşmek üzere...

5 Temmuz 2012 Perşembe

İlk...

Selam!

Merhaba arkadaşlar ben Tan. Blogumda size izlediğim filmlerle ilgili yorumumu ve az özet yazacağım.İlk yazacağım filmin adı The Conspirator. Çoğunuz bu filmi duymamış olabilirsiniz hatta hiç biriniz duymadınız.Küçük bütçeli bir film ama tanıdığımız oyuncular var. Filmde de göreceğiniz gibi 'badik badik' yürüyen James McCavoy , daha çok komedi filmlerinde görmeye alışık olduğumuz Justin Long , filmde McCavoy un sevgilisini oynayan Evan Rachel Wood... Biraz filmden bahsedeyim:

Film Abraham Lincoln suikastinden sonrasını anlatıyor. James McCavoy filmde bir avukatı oynuyor. Abraham Lincoln ü öldürmeyi planlayanlardan biri -John Surratt- ın annesi Mary Surratt ın avukatı rolünde McCavoy. Film daha çok mahkeme üzerine kurulu. Avukat Frederick Aiken(McCavoy) ve onun karşındakilere karşı yaptığı savaş.Filmin yönetmenini de söylemeden geçmeyelim.Yönetmen Atlara Fısıldayan Adam yani Robert Redford . Bence yönettiği en iyi film.

Şimdi biraz yorumumu söyleyeyim:
Film gayet güzel. Her ne kadar bazı sahnelerinde Aiken e bazı sahnelerde Mary Surratt a bazı sahneler de yargıca bazı sahneler de öyle kimi görürsem sinir olduysam da film çok akıcı. Ve benim sevidğim türden bir film. Yani film bitince gözlerinizi kapatıp bir 10 dakika 'Ne oldu?' diye kendi kendinize sorduğunuz filmlerden. Bu arada izlemek isteyenler için filmin Türkçe adı Suikast.